Sürdürülebilirlik ve Caz Üzerine
Sürdürülebilirlik ve Caz Üzerine
Sürdürülebilirlik kavramı yaşamımıza 1980’lerin sonunda çevreyi koruyan ve geliştiren yeni bir kalkınma politikası arayışının sonucu olarak girdi. Birleşmiş Milletler üyesi ülkeler tarafından 1987’de benimsenen “sürdürülebilir kalkınma” politikasının sözlüklerdeki tanımı “çevre değerlerinin ve doğal kaynakların savurganlığa yol açmayacak biçimde akılcı yöntemlerle, bugünkü ve gelecek kuşakların hak ve yararları da göz önünde bulundurularak kullanılması ilkesinden özveride bulunmaksızın ekonomik gelişmenin sağlanmasını amaçlayan çevreci dünya görüşü” biçimindedir.
Sürdürülebilirlik, bir şeyin sürekli ve dengeli olmasını ifade etmektedir. BM Ortak Geleceğimiz Raporunda sürdürülebilir kalkınma, gelecek kuşakların, gereksinmelerini karşılama haklarını ellerinden almadan bugünkü kuşakların gereksinmelerini karşılamak olarak tanımlanmıştır. Aslında, “Teknik ilerleme, kurumsal yapılarda, yatırımlarda ve doğal kaynakların kullanımında bugünkü ve gelecekteki gereksinmelerin uzlaştırıldığı bir süreç” olan sürdürülebilir kalkınma kavramındaki sürdürülebilirlik, yalnızca ekoloji ile ekonomi arasında uyum sağlamak biçiminde anlaşılmamalıdır.
Tersine, sosyal, kültürel ve siyasal kurumsal süreçler içeren, çeşitli göstergeleri olan çok boyutlu bir kavramdır. Bu bağlamda toplumsal sürdürülebilirlik insan eliyle oluşturulmuş sosyal yaşamı, kültürleri tüm çeşitliliği ve farklılığı ile koruyup sürdürebilmeyi de içerir. Özellikle kırılgan, tehdit altında ve tükenmekte olan değerlere öncelik vermeyi ve özel bir hassasiyet göstermeyi gerektirir. Burada tanımlanan sürdürülebilir kalkınma anlayışının merkezinde, insan ve bugünkü ve gelecek kuşaklar arasındaki dayanışma yer almaktadır. Sürdürülebilir kalkınma kavramının tanımında yer alan ögeler ise, kuşak içi ve kuşaklararası dayanışma ve adalettir. Kuşak içi dayanışma ve adalet mekân, kuşaklar arası dayanışma ve adalet ise zaman boyutuna işaret etmektedir.
Caz Derneği olarak biz de Sürdürülebilirliği bu şekliyle kavrıyor, caz gibi naif, kırılgan bir kültürü çeşitliliği ve farklılığı ile koruyup sürdürebilmeyi önemsiyoruz. Bugün bizler, müzisyenler ve müzikseverler şimdide var olana sahip çıkıp gelecekte de var olabilmesi için çaba göstermekteyiz. Bu çabaya hep birlikte elimizden geldiği ölçüde destek vererek gelecekte de caz dinleyebilmeyi hedefliyoruz.
Prof. Dr. Nesrin Algan
Nisan 2021